İzlenen

İzlenen

15 Mayıs 2010 Cumartesi

Zamanda Kaybolmak Kaçınılmaz mıdır?

Var olan her şey ister yerinde dursun ister hareket etsin daimi bir değişim içerisindedir. Değişmek yada farklı hale gelmek kişinin ya da herhangi bir yapının inisiyatifinde olan bir durum olmadığı gibi aslında varoluş için çoğu zaman gerekli veyahut zorunludur. İster bir dağ olsun ister en küçük çakıl taşı, zaman içerisinde bir şekilde değişir ki bazen bu değişim, hızlı değişimin en önemli timsali olan insanlarda olduğu gibi farkedilir ya da izlenebilir olmayabilir. Şimdi durup bir aynaya bakarsanız, siz bile zamanın size yaptıklarını dehşetengiz bir farkındalıkla kabul edersiniz. Dün siyah gür olan saçların artık beyazlaşıp seyrekleşmesi ya da cildinizin parlaklığının yerini buruşuk ve ince bir derinin alması gibi zamana karşı koyamayan diğer tüm türdaşlarımızın da yenildiği gibi zamana karşı koyamayacağımızı farketmemiz kaçınılmazdır.

Peki değişmeden kalmak mümkün mü?

Canlı kanlı bir varlık olarak mümkün değil. Her şey zamanın akan acımasız kumları arasında kaybolup gider; varlığını devam ettiren tek şey -tabi başkaları tarafından aslına uygun olarak saklanması istenirse- "düşünce ve hareket" dir. Geçmişten sadece bazı insanların varlığını günümüze taşıyan, onları değişmez görüntüleriyle hatırlamamızı sağlayan, zamanının ötesinde zeka ve başarılarla yaratılmış ve desteklenmiş düşünceler ve hareketlerdir.

Öte yandan bazılarımız ise, ünlü bir bilginin dediği gibi "doğdular, mutlu oldular, acı çektiler ve öldüler " sınıfındaki insanlar grubuna girerek zamanının kumları içerisinde, kendi değişimlerine tanık olarak ve başkalarınınkilere de izleyerek kaybolup giderler.